İNSAN ÖLÜMSÜZ OLABİLİR Mİ?

İnsan ölüsüz olabilir mi? Biyolojik olarak ölümsüzlüğü konuşalım mı? Hiç bir sınırlama koymadan, korkmadan. Bilimsel olan bilgilerden fazla uzaklaşmadan buyrun konuşalım.

Ölümsüzlük derken ne mânâda söylediğimize bağlı aslında. Eserlerimizle mi ölümsüzlük, nefesimizle mi? Alman piyanist Beethoven da tam bir ölümsüzdür. Ama eserleri ile ölümsüz olan bu insan artık biyolojik olarak dünyada değil. Zihinlerimizde ölümsüz olmaya devam edecekler.

Fakat bugünkü yazımızda manevi ölümsüzlüğü değil biyolojik ölümsüzlüğü biraz kurcalayacağız. Mesela; Ya şöyle olsaydı! Bedenimizde eskiyen her bir organ için gidip yenisini yaptırabilseydik. Veya satın alabilseydik. Hatta üç boyutlu yazıcıdan hemen çıktı gibi alabilseydik. Bozuk olanı değiştirmek mümkün olsaydı. Ölümümüzün sebebi olacak bu eskimeyi böylece önleyebilseydik.

Böbrek iyi süzmüyor mu kanı? Karaciğer teklemeye mi başladı? Akciğerlerimiz kirden, isten arınmıyor mu? Gidip yenisini alabilseydik…

Bu hayalin filmleri yapıldı. Bilimkurgu filmlerde bolca malzeme oldu bu düşünceler. İzlemesi güzel fakat gerçek olma olasılığı veya bize ulaşma olasılığı çok düşük. Ama imkansız değil. Şayet olmuş olsa dahi öncelikle, belkide sadece zenginler faydalanacak.

Olmalı mı ölümsüzlük peki? Onu burada yazmayacağım. Ben sadece ölümsüzlük üzerine biraz bilimsel düşünceden fazla uzaklaşmadan konuşmak istiyorum.

Doğada ölümsüz canlılar var. Bir denizanası türü olan dohrnii ölümsüzdür mesela. Bu hayvan vücudunun eskidiğini, yani öleceğini anladığında tüm hücrelerini yeniliyor. Yeniden doğmuş gibi baştan başlıyor hayata. Onlar biz insanlar gibi çok çeşitli hücrelerden oluşmamış olduklarından bunu kolaylıkla başarabiliyorlar. Hidralar da ölümsüz canlılar arasında sayılıyor. Dış etkenlerden dolayı bir saldırıya maruz kalmadıkça veya başka bir canlı tarafından yenmedikçe ölmüyorlar. Hücre yapıları biz insanlar gibi çok komplike bir yapıda olmadığından bunu başarabilmişler.

Peki ya ölümsüzlük mekanik bir bedenle mümkün olabilir mi? Yani biyolojik bir canlıyı mekanik anlamda ölümsüz yapmaktan bahsediyorum. Şöyle ki bilim insanları hafızayı kaydetmeyi günümüz teknolojisiyle başardılar. Bu da demek oluyor ki hafıza kaydedilebiliyorsa, bu hafızayı başka elektronik cihazlara da aktarılabiliriz.

MEKANİK BEDENLERDE İNSAN ÖLÜMSÜZ OLABİLİR Mİ?

O zaman dünyada biyolojik bedenle yaşayan insanlarla birlikte, biyolojik ömrünü tamamlamış ve mekanik bedene geçmiş robotlar da olacak. Mesela caddede yürürken yanımızdan bir çok robot geçecek. Buna da hiç şaşırmayacağız. Peki bu hafızayı kaydetmek demek bizim yeni bir vücuda aktarılmamız mı demektir? Yani ben dediğimiz kişi, ruh veya her ne ise o hafızada mı gizli? Hafıza demek soyut ben mi demek oluyor? Siz ne düşünüyorsunuz bu konu hakkında? Yorumlara yazar mısınız?

Tüm insanlar ölümsüz olsa nasıl olurdu? Düşünebiliyor musunuz? Ben hayal etmekte zorlanıyorum. Bu mümkün olsa bile dünyanın dizginlerini ellerinde tutanlar buna izin verirler miydi? Günümüzde de nüfusu azaltmanın yollarını aradıklarını duyuyoruz. Şaibeli dedikodular var. Mesela şu covid0-19 un üretilmiş bir virüs olma dedikoduları gibi. Böyle bir dünyada ölümsüzlüğü bulmak çok riskli olurdu. Ulaşmak ise imkansız galiba.

Dinlerde ise ölüm kaçınılmazdır. Bu rengi kara, tadı acı ve soğuk yüzlü olan şey, ölüm. Bizleri mıknatıs etkisiyle kendine doğru çekiyor. Ters akıntıya rağmen.

Peki ölümsüzlüğe ne kadar yakınız?

İNSAN ÖLÜMSÜZ OLABİLİR Mİ? ÖLÜMSÜZLÜĞE NE KADAR YAKINIZ?

Ölümsüzlük, insanlar ve diğer organizmalar için uzun ömürlü veya yaşlanma süreçlerini durduran bir durum olarak tanımlanır. Bilim insanları ve araştırmacılar, ölümsüzlük hakkında birçok farklı yaklaşım ve teoriler geliştirmişlerdir. Ölümsüzlük üzerine yoğunlaşan bazı araştırmalara bir göz atalım:

  1. Genetik Araştırmalar: Genetik değişiklikler, yaşlanma süreçlerini ve hücre yenilenmesini etkilemektedir. Telomerler adı verilen kromozom uçlarındaki tekrarlayan DNA dizilerinin boyutu ve uzunluğu, hücre yaşlanması ile ilişkilidir. Telomerlerin kısalması hücre yaşlanmasına ve hasarına sebep olur. Genetik mühendislik teknikleri kullanılarak telomerlerin uzatılması veya hücre yaşlanmasını yavaşlatan genlerin aktive edilmesi ile ilgili araştırmalar günümüzde yapılıyor.
  2. Anti-Aging Tedavileri: Yaşlanmayı geciktirmek ve ömrü uzatmak amacıyla çeşitli anti-aging tedavileri üzerine araştırmalar yürütülmektedir. Antioksidanlar, hormon replasman tedavileri, gen tedavileri ve diğer farmakolojik ajanlar yaşlanma süreçlerini etkileyen, kontrol eden potansiyel tedavi yöntemleri olarak araştırılmaktadır.
  3. Kalori Kısıtlaması: Birçok çalışma, kalori kısıtlamasının yaşlanma süreçlerini geciktirdiğini ve ömrü uzatabileceğini öne sürmektedir. Bu nedenle, kalori kısıtlamasının moleküler ve hücresel düzeyde nasıl çalıştığını ve yaşlanmayı nasıl etkilediğini anlamak amacıyla araştırmalar sürmektedir.
  4. Telomer ve Telomeraz Araştırmaları: Yine çok ilginç ve ümit verici bir çalışma daha.  Telomeraz, telomerlerin uzunluğunu düzenleyen bir enzimdir. Telomeraz enziminin etkili bir şekilde kullanılarak hücre yaşlanmasını önlemek veya tersine çevirmek için nasıl kullanılabileceği üzerine araştırmalar yapılmaktadır.
  5. Biyoteknoloji ve Nanoteknoloji: Biyoteknoloji ve nanoteknoloji, yaşlanma süreçlerini anlamak ve potansiyel anti-aging tedavileri geliştirmek için kullanılan ileri teknolojilerdir. Örneğin, nanoteknoloji kullanarak hücre içi onarım mekanizmalarını güçlendirmek veya hücre dışı hasarı onarmak için nanoteknolojik yöntemler geliştirilmektedir.

Sayfamızın diğer bölümlerinde de ilginç yazılar bulabilir siniz? Merak ediyorsanız buraya tıklayarak okuyabilirsiniz.

Farklı bir sayfadan bilgi almak isterseniz de buraya tıklamanız gerekecek.

“İNSAN ÖLÜMSÜZ OLABİLİR Mİ?” üzerine 2 yorum.

Bir yanıt yazın